Belediye Meclisi’nde kentle ilgili kararların görüşülmesinin ardından gündem dışı konuşan Başkan Gökçek, “Ankaragücü Kalbimizin Aşkı. Göreve geldiğim 1994 yılında Ankaragücü Başkanlığı için aday olduğumda şunu söyledim; ‘Tüm dünyada şampiyon başkent takımları var. başkentinin şampiyon takımı olmayan tek ülke Türkiye. O yüzden inşallah Ankaragücü’nü şampiyon yapacağız' dedim" diyerek, yıllar önce Ankaragücü'nü almak istediğini, ancak buna dönemin Başbakanı Mesut Yılmaz'ın engel olduğunu anlattı.
“KULUBÜN YÖNETİMİNE TALİP OLACAĞIM”
Ankaragücü ile ilgili yaşadığı süreci Meclis üyelerine tüm detaylarıyla anlatan Başkan Gökçek, Ankaragücü Kulübü’nün yönetimine bu sezon bittikten sonra talip olacağını da vurgulayarak, “Ankaragücü’nü kesinlikle ve kesinlikle sahipsiz bırakmayacağız. Ben bunu bu sefer tesadüfe bırakmak istemem. Yönetimi almak istediğimi bugünkü yönetim kuruluna teklif edeceğim” şeklinde konuştu.
Başkan Gökçek açıklamasını şöyle sürdürdü:
“Yönetimin bize bırakılması durumunda, Ankara eşrafını da yanımıza almayı düşünüyorum. Birçok kişiye de teklif edeceğim,‘yönetime girin’ diye. Bunlar böyle kalkıp, dökme suyla döndürülecek işler değil. Yönetimini aldıktan sonra, hep beraber burada söz vereceğiz. Vermeyen varsa karşı çıksın. Ankaragücü’ne, Belediye’nin de yasal yollardan yardım yapması suretiyle, belli bir takım yerlerden gelir temin edeceğiz. Ben Osmanlıspor’a hiçbir zaman böyle bir teklif getirmedim. Dikkat edin ama Ankaragücü için getireceğim. Yani Ankaragücü Spor Kulübü arkasında sağlam bir maddi yapı olacak. Ankaragücü, böylece güçlü bir şekilde yürüyüp devam edecek. Bunu da beraber yapacağız, aksi takdirde bu iş yürümez. Hepimiz fedakarlık edeceğiz. Ankaragücü’ne arsa alacağız, arsa aldıktan sonra değerlendireceğiz, satacağız. Ankaragücü’nün, hiç olmazsa şöyle 100 trilyon gücü olacak. Ondan sonra patlayacak. Birinci sene hazırlık senemiz olacak inşallah. Ama ondan sonra artık gerisi gelecek. Ben de bu mecliste sizden yardım için hepinizden söz alacağım. Siyasete alet etmeyelim, elbirliğiyle gidelim. CHP’den para verip yönetime girecek olanlar varsa, onları da yönetime alacağız. Elinizi cebinize atacaksınız.”
-"SPORA SİYASET BULAŞTIRMAYIN"
Geçtiğimiz hafta yapılan Bugsaşspor-Ankaragücü maçının 1-1 berabere sonuçlanmasının ardından, eski hakem, CHP Çankaya İlçe Başkanı ve Büyükşehir Belediye Meclis Üyesi Selçuk Dereli'nin provokatif açıklamalar yaparak, kendisini hedef gösterdiğini söyleyen Başkan Gökçek, konuşmasını şöyle sürdürdü:
"Bilindiği gibi Bugsaşspor -Ankaragücü maçının 1-1 sona ermesinin ardından bizi çokça üzen olaylar yaşanmıştı. Biri şampiyonluğa oynayan, diğeri küme düşmemeye oynayan iki takımın mücadelesi sonrası çıkan olaylarda maalesef bazı siyasetçilerin provokatif eylemlerine sahne oldu. Bu işi organize eden arkadaşımız, burada oturan CHP'li Selçuk Dereli . Bugsaş maçı bitiminde çıkan olaylar içindeki görüntülerini sosyal medyaya atmış, diyor ki Selçuk Dereli, ‘Hangi çağda yaşıyoruz. Ankaragüçlüler içeri alınmıyor.’ Sen hakemlik yapmış bir adamsın arkadaş, deplasman takımına ayrılan seyirci kapasitesinin yüzde 5 olduğunu bilmiyor musun? Sen orada seyirciyi, bu insanları niye tahrik ediyorsun? Dışarıdaki insanları niye kışkırtıyorsun, yakışıyor mu? Bunu tamamen CHP, siyasi bir organ olarak kullanmak istiyor.
Diğer yandan Selçuk Dereli, ellerinde "Hayır" pankartı olan birkaç kişiyi yanına alarak Ankaragücünün dev bayrağı önünde poz verip Ankargüçlülerin güya "Hayır" dediğini demeye getiriyor. Arkadaş siyasete siz sporu niye alet ediyorsunuz? Meclis üyelerinden, sporun siyasete alet edilmemesini istiyorum.”
Kendisinin bir futbol hastası olduğunu, ancak bugüne kadar da bu işi siyasete alet etmediğini belirten Başkan Gökçek, “Sporu sevmek ayrı iş, siyasete alet etmek ayrı iş. Ankaragüçlü seyircilerin içine girsem, ben de 5 dakika içinde Selçuk Dereli’yi yuhalatabilirim. Sen bu zamana kadar, geçtiğimiz yıllarda kaç kez Ankaragücü maçına gittin. Simdi sırf siyaset için sonradan olma Ankaragüçlülük taslıyorsun. Bu işin içine siyaset sokmak ayıp, yanlış… Siyaset ayrı, spor ayrı” diye konuştu.